Mühendis kafası, her şeyin belli bir akışı ve zamanı var hep kafamda. Hep bir akış halinde düşünüyorum hayatı ve fakat hayat neydi, hayat insanın kendine yakışanı giymesiydi 🙂 Yok yok hayat siz planlar yaparken başınıza gelen şeylerdi, biz bir akış planlarken hayatın hep farklı planları oluyor 🙂 Burada da değişimi yönetmek akışa ayak uydurmak gerekiyor, aksi takdirde kurban psikolojisine girip her şeyi olduğundan daha kötü hale getirebiliyorum. Burce Lee’nin “su gibi ol” sözü hep kulağımda, değişen koşullara adapte olmak gerekiyor ve bunu en iyi anlatan da bu söz bence.
Mesela ben ikinci çocuğumuz için planlar yaparken meme kanseri olduğumu keşfettim ve şimdilik önümüzdeki 5 yıl içinde çocuk sahibi olamayacağımı da biliyorum. Koşullar değişti ama vah vah demek yerine peki şimdi ne yapmalıyım diye sordum kendime, 5 yıl sonra belki düşüncelerim tamamen farklı olacak ama o zaman geldiğinde keşke dememek için embriyo dondurma sürecine girmeye karar verdik.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Doktoru Kayhan Yakın ile Cuma günü onkoloji doktorundan sonra yaptığımız ilk görüşmemizden bahsetmiştim bir önceki yazıda. Eşimle uzun uzun konuştuk ve süreci daha iyi anlamak ve ilerletmek adına Pazartesi günü doktora gittik tekrar. Doktorumuz çok ılımlı yaklaştı, nasıl bir tedavi uygulanacağını meme kanseri ile birlikte nasıl bir ilaç tedavisi olacağını özetledi ve simir testi ve yumurtalık kontrolü için muayene odasına aldı.
Yumurtalıklarımda çatlamaya hazır bir yumurta olduğunu ve rezervlerimin de dolu olduğunu söyledi, her ay bir yumurta çatlattığımızı biliyordum ama yumurta rezervi diye bir şey olduğunu bilmiyordum, her gün yeni bir bilgi işte, kadın sağlığı konularında biraz daha bilgi sahibi olmam gerektiğine karar verdim, bu kadar ben olan bir konu hakkında bu kadar az bilmek bana kötü hissettirdi.
Kontrol sonrasında reçetemi yazdı. Tüp bebek uygulaması yapılacaktı önce rezervlerdeki yumurtaların büyütülmesi gerekiyordu, yoğun bir hormon takviyesi alıp 2 hafta içinde ne kadar toplayabilirsek şansımız o kadar artacaktı. Hormon denince tüyler diken diken tabi, normal dozların da üzerinde alacaktım 2 haftamız olduğu için, hormonların memede aktif olmasını engelleyen bir ilaç da yazdı. Aslında hepsinin kendi içinde bir matematiği vardı dozlar, önleyici ilaçlar vs ve bunun işe yaraması için düzenli uygulanması da şarttı.
Reçetede yazan ilaçların nasıl kullanılacağına dair bir hemşireye yönlendirdi, hemşire uzun uzun iğnelerin nasıl yapıldığını ve verilen sırayla saatlere çok dikkat ederek ilaçları almam ve uygulamam gerektiğini söyledi.
Verdiği ilaçlar:
Cetrotide ya da oxotide 0,25 mg –> tüm süreç boyunca hergün kullandım, erken yumurtlamayı önlemek için kullanılıyor
Gonal-f 375w –> Gonal-f 4 gün sonra başladım ve son gün hariç kullanmaya devam ettim, yumurtaların uyarılarak büyümesini sağlıyor
Femara Tablet –> Hormonların memede aktif olmamasını sağlayan ilaç
Ovitrelle 250 mg tek doz –> doktor yumurta toplama operasyonu saatine göre hangi gün kaçta yapılması gerektiğini söylüyor, iğnelerin son günü son ilaç bu oluyor ve yumurta çatlatma iğnesi diye de geçiyor.
Cetrotide ya da Oxotide piyasada bulunması en zor ilaçtı, ilk 3 dozu Eczane geze geze bulduk ama 2 hafta boyunca kullanmam gerektiğini sonraki ultrason randevusundan sonra anladım, başlangıçta sadece 7 tane kullanacağımı zannediyordum. Devamını bulmak da çok zor oldu sorduk soruşturduk en son Deva Eczanesi’nde bir yakınımız vasıtasıyla bulduk.
İlaçların en zor kısmı kendine kendine iğne yapmak ve hormonal dengesizlikle başa çıkmaya çalışmak oldu. Duygusal dengesizlikler ve halsizlik oldu biraz.
Cetrotide/oxotide kuru ilaca sıvı enjekte edilerek dozu ayarlanıp yapılıyordu.
Gonalf-f in hazır kalemleri vardı daha hızlı ve kolay uygulanabiliyordu.
Kontroller 3 günde 1 yapıldı. İçeriden ultrasonla yumurtalıklar ve yumurtaların gelişimleri milim milim kaydedildi. 3 kontrolü doktorum izinli olduğu için başka bir doktor yaptı ve son yaptığı kontrolde o kadar bastırmıştı ki yumurtaları görebilmek için göbeğime, çıkarken göbeğim kıpkırmızıydı sonrasında o kızarıklıkların tırnak izi olduğunu anladım, çok canım yanmıştı, boşuna değilmiş.
Son 2 ultrasonuysa kendi doktorum yaptı, dedim çok şükür, eğer kendi doktorum yapmasaydı son kontrolleri muhtemelen travma sebebi olacaktı, ayaklarım geri geri gidiyordu o son kontrolden sonra çünkü. Neyse doktorum son ultrasonda yumurtalarımız hazır son 2 iğnemiz var cumartesi günü yapacaksın, pazartesi de yumurtaları toplayacağız, Salı da artık kemoterapiye başlayabilirsin dedi.
Yeterince yumurta olgunlaştığı için ben cumartesi günü sabah cetrotide, akşam 21:00 da da ovitrelle i yaptım ve pazartesi sabah 8 de operasyon için hastanedeydim.
Yumurta toplama operasyonunu ayrıca anlatacağım ama biraz da bu işin maliyetlerinden bahsetmek gerekir diye düşünüyorum.
Eğer evliyseniz Türkiye’de sadece yumurta donduramıyorsunuz embriyo dondurmanız gerekiyor. Ve daha önce doğurduğunuz bir çocuk varsa ya da sonrasında özel sigorta veya SGK farketmez bu tedaviyi karşılamıyor, yani masraflarıyla başbaşasınız! Edit : Instagramda çok değerli bir yorum geldiği için yumurta ve embriyo dondurma ile ilgili resmi gazete linkini de buraya iliştiriyorum, kendisi evli olmasına rağmen yumurta dondurabildiğini iletti, daha fazla bilgi sahibi olan varsa bizi yorumlarda aydınlatabilirse çok sevinirim ❤
Benim maliyetlerim yaklaşık 65.000 TL tuttu iki haftalık tedavide. İlaçlar burada önemli bir kalemi oluşturuyor. Tüp bebek tedavisi düşünen, isteyen herkesin gönlüne göre versin diyorum, stresli bir süreç oluyor ama sonunda değecektir diye düşünüyorum.
Yumurta toplama işlemleri 32.100 TL
İlaçlar yaklaşık 25.000 TL
Dondurma ve 1 yıl saklama 8.050 TL
Embriyo dondurma süreci içerisinde Gen Testi de yaptırdım, sonrasında bir PET çekimine girdim, hem gen testinin hem PET çekiminin detaylarını ve yumurta toplama sürecini sonraki yazılarımda anlatacağım.
Sevgiyle kalın✨,
Merve Ergenç
Коментарі